DP Genel Başkanı Gültekin Uysal, Yalova’ya gelerek partililerle buluştu. DP’li Taşköprü Belediye Başkanı İsmail Arslan’ı makamında ziyaret eden DP Genel Başkanı Gültekin Uysal DP Yalova il binasında partililerle bir araya geldi.
DP Genel Başkanı Gültekin Uysal, Yalova’ya gelerek partililerle buluştu. DP’li Taşköprü Belediye Başkanı İsmail Arslan’ı makamında ziyaret eden DP Genel Başkanı Gültekin Uysal DP Yalova il binasında partililerle bir araya geldi.
Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Yalova’da yaptığı açıklamada, iktidarın muhalif belediye başkanlarını “kimi zaman havuç uzatarak, kimi zaman sopa göstererek” kendi saflarına çekmeye çalıştığını söyledi. Türkiye’nin bir an evvel seçime gitmesi gerektiğini belirten Uysal, “Ancak iktidarın kaybedeceği bir seçime gitmek isteyeceği düşünülmemektedir”diyerek şöyle konuştu.“Türkiye’nin can yakıcı pek çok meselesi var” diyen Uysal, “Ekonomiden başlayarak çok geniş halk kitlelerinin uygulanan yanlış politikaların neticesinde alım gücünü kaybettiği gerçeği ortada. Bu yanlış politikaların bedelini birinci derecede sorumluluk sahibi olan hükümet üstlenmesi gerekirken maalesef milyonlarca insanımıza bu bedeli ciro ettiklerini görüyoruz. Bugün hala resmi enflasyon ile sokakta vatandaşlarımızın fiilen yaşadığı enflasyonun arasındaki fark kapanmış değildir. Milyonlarca insanımızın emeğini TÜİK eliyle iktidarın ihtiyaçları nispetinde açıklanan enflasyon oranlarıyla beraber de çalındığına şahit oluyoruz. Türkiye’de bir yanda göstermelik olarak tasarruf tedbirleri uygularken öbür tarafta 22 yıldır 23 yıldır olduğu gibi kendi kaynaklarını öncelik sıralaması yanlış tespit edilmiş, yolsuzluk adeta tarihte görülmedik kadar bir sistematize hale gelmiş olması milli güvenliğimizi de tehdit edecek eşiğe gelmiştir” dedi.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile ilgili de bir soruşturma sürecinin başlatılmaya çalışıldığını iddia eden Uysal, “Bütün bu süreç özellikle son yerel seçimlerin neticesinde, Adalet ve Kalkınma Partisi, Sayın Erdoğan bir daha sandıktan kendi lehine bir netice çıkaramayacağını gördüğü andan itibaren de Türkiye’de demokratik rekabeti boğmak adına, yargının adeta cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi dediğimiz, bu düzenlemeyle beraber şubesi haline geldiği bir süreci de beraberinde yaşıyoruz. Yargının siyasetin aparatı olarak bir sopa haline dönüştürülmesiyle de muhalefet partilerinin belediyelerine başta İstanbul olmak üzere son bir yıl içerisinde nasıl bir kıskaç altına alındığına hepimiz şahit olduk. Bugün bu sürecin bir başka merhalesi Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mansur Yavaş ile ilgili de bir soruşturma sürecinin başlatılmaya çalışıldığını da görüyoruz. Ama bütün bunlar nafile çabalardır” şeklinde konuştu.
Uysal sözlerine şöyle devam etti: “Milli İrade Şampiyonluğu yapanlar, işlerine geldiğim Menderes diyenler, işlerine geldiğim Demokrat Parti diyenler bugün demokrasinin imkanlarıyla iktidar olup demokrasiyi boğmanın gayreti içerisindeler. Hesap vermekten kaçmak için Türkiye’de maalesef işleyen bir demokrasiyi, işleyen bir hukuk düzenini bu ülkeye miras bırakması gerekenler hukuku boğarak, demokratik işleyişi boğarak hesap vermekten kaçmak için binbir bahane ile beraber Türkiye’yi de bir büyük çıkmaza sürükleme telaşı içerisinde olduklarını görüyoruz. Türk milletinin çok partili hayata geçtiği andan itibaren elindeki en büyük enstrüman sandıkta iktidarları değiştirebilme kabiliyetidir. Bunca yıl iki seçim arasında kavga dövüşten daha ziyade sabırla vatandaşımız çatışmaların her dakika tetiklenebildiği bu coğrafyada istikrarın ne manaya geldiğinin bilinci içerisinde sandıkta vazifesini yapmıştır. Bizler de Demokrat Parti olarak dünden aldığımız bayrağı bugün yeniden bu büyük ülkeye söyletebilmek adına var gücümüzle bütün arkadaşlarımızla mücadele ediyoruz. Bugün sorumluluk siyasettedir. Bunlar gitsin, bunların yaptığı usulle biz yağmalayalım rekabetinin ötesinde hızla değişen bir dünya içerisinde, ekonomiden başlayarak bütün bu sahalarda artık rekabeti, milletlerin rekabeti olmanın ötesinde üniversitelerin rekabeti, şehirlerin rekabeti, bireylerin rekabeti, bu rekabette de Türkiye’nin hak ettiği payı alabilmesi için doğru bir siyasi akılla, doğru bir siyasi programla buluşma ihtiyacı vardır.”