Kemik erimesi, tıbbi adıyla osteoporoz, günümüzde giderek artan bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle ileri yaşlarda daha sık görülen bu durum, kemiklerin zayıflayıp kolay kırılabilir hale
gelmesiyle tanımlanıyor. Peki bu durumun en önemli nedenlerinden birinin yeterince güneş ışığı alamamak olduğunu biliyor muydunuz?
Güneş Işığı ve D Vitamini İlişkisi
Güneş ışığı, vücudumuzun D vitamini üretmesini sağlayan en doğal kaynaktır. Cildimize temas eden güneş ışınları, vücutta D vitamini sentezini başlatır. Bu vitamin ise kemiklerin en önemli yapı taşı olan
kalsiyumun emilimini sağlar. D vitamini yeterli olmadığında, kemiklerde kalsiyum eksikliği oluşur ve zamanla kemik yoğunluğu azalır.
Modern Yaşam ve Güneşten Uzaklaşmak
Günümüzde pek çok insan gününün büyük bir kısmını kapalı alanlarda geçiriyor. Ofis ortamları, evde uzun süreli oturma, televizyon ve bilgisayar başında geçen zaman; güneşle temasımızı oldukça azaltıyor. Bunun yanında güneş koruyucular, hava kirliliği ve mevsimsel etkenler de D vitamini seviyelerini düşüren diğer unsurlar arasında yer alıyor.
Osteoporozdan Korunmak İçin Neler Yapılabilir?
Kemik sağlığını korumak için alınabilecek en etkili önlemlerden biri, düzenli olarak güneş ışığına çıkmak. Günde sadece 15-20 dakika kadar güneşlenmek, D vitamini sentezi için çoğu zaman yeterlidir. Özellikle sabah ve öğle saatleri, güneşten en verimli şekilde faydalanmak için idealdir.
Bunun yanı sıra:
Kalsiyumdan zengin besinler tüketmek (süt, yoğurt, peynir, badem vb.)
Haftada birkaç gün düzenli egzersiz yapmak
D vitamini eksikliği varsa doktor önerisiyle takviye kullanmak gibi önlemler de osteoporoz riskini azaltmaya yardımcı olur.
İleri Kemik Erimesinde Sırt ve Bel Ağrılarına Dikkat!
Osteoporozun erken dönemlerinde genellikle herhangi bir belirti görülmez. Bu da hastalığın fark edilmesini geciktirir. Ancak hastalık ilerledikçe kemikler daha kırılgan hale gelir ve bu durum özellikle omurgada ciddi sonuçlara yol açabilir.
En sık rastlanan şikayetlerden biri, sırt ve bel bölgesinde oluşan sürekli ve sinsi ağrılardır. Bu ağrılar bazen hafif başlasa da zamanla günlük yaşamı zorlaştıracak boyutlara ulaşabilir. Nedeni çoğu zaman fark edilmemiş bir osteoporotik omurga kırığıdır.
Osteoporotik Omurga Kırıkları Nedir?
Osteoporoz nedeniyle zayıflayan omurga kemikleri, günlük aktiviteler sırasında bile (örneğin eğilme, öksürme, hafif bir darbe) çatlayabilir veya çökmeye uğrayabilir. Bu tür kırıklar genellikle ani bir travma olmadan ortaya çıkar ve hastalar bunu “belim birden çöktü” ya da “sırtımda garip bir baskı var” şeklinde tarif eder. Boy kısalması ve kamburlaşma (kifoz) da bu kırıkların diğer belirtileri arasında yer alır.
Tanı: Kemik Ölçüm Testi (DEXA)
Osteoporoz tanısında en etkili yöntem kemik mineral yoğunluğu ölçümüdür (BMD testi ya da DEXA taraması). Bu test genellikle kalça ve bel bölgesinden yapılır ve kemiklerin ne kadar yoğun olduğunu gösterir. Düşük sonuçlar osteoporoz riskinin yüksek olduğunu, özellikle omurga kırıklarına karşı dikkatli olunması gerektiğini ortaya koyar.
Bu test, özellikle menopoz sonrası kadınlarda ve 65 yaş üzeri bireylerde düzenli olarak yapılmalıdır. Ayrıca uzun süre kortizon kullananlar, düşük vücut ağırlığına sahip olanlar ve ailesinde osteoporoz öyküsü bulunan kişiler de risk altındadır.
Vertebroplasti: Omurga Kırığında Girişimsel Tedavi
Ağrının şiddetli ve kalıcı olduğu, konservatif tedavilere rağmen iyileşmenin sağlanamadığı durumlarda ise vertebroplasti adı verilen girişimsel bir yöntem uygulanabilir.
Vertebroplasti nedir?
Bu işlem sırasında, çöken omurga kemiğine özel bir iğneyle girilerek içerisine kemik çimentosu (polimetilmetakrilat) enjekte edilir. Bu madde birkaç dakika içinde sertleşerek omuru stabilize eder ve ağrıyı büyük ölçüde azaltır.
Vertebroplasti genellikle lokal anestezi altında, kısa sürede tamamlanan ve hastanede kalmayı gerektirmeyen bir işlemdir. Uygun hastalarda çok hızlı bir iyileşme ve günlük yaşama dönüş sağlanabilir.
Güçlü kemikler yaşam kalitesini doğrudan etkiler. Güneş ışığına çıkmak hem ruh hem de kemik sağlığı için oldukça değerlidir. Gün içinde kısa da olsa güneşe çıkmayı ihmal etmeyin!